If you have a page for which users have Priveleged user rights then then can customize/ personalize that page. When any of the user does that the portal server will create a private page and store that information in customization database domain(The actual page layout is stored in the RELEASE database domain). Now when you delete that page the main page would get deleted from RELEASE database domain( either immediately or at the time of schedule cleanup) but the personalized page that is stored in the CUSTOMIZATION domain wont be deleted. This page would be included in your database backup. You can delete the private page from the CUSTOMIZATION database domain by following these steps.
Yazının tamamını okuyun (read more) »
When we two parted
In silence and tears,
Half broken-hearted
To sever for years,
Pale grew thy cheek and cold,
Colder thy kiss;
Truly that hour foretold
Sorrow to this.
The dew of the morning
Sunk chill on my brow–
It felt like the warning
Of what I feel now.
Thy vows are all broken,
And light is thy fame:
I hear thy name spoken,
And share in its shame.
Yazının tamamını okuyun (read more) »
Bu kadar yürekten çağırma beni!
Bir gece ansızın gelebilirim.
Beni bekliyorsan, uyumamışsan,
Sevinçten kapında ölebilirim.
Belki de hayata yeni başlarım,
İçimde küllenen kor alevlenir,
Bakarsın hiç gitmem kölen olurum,
Belki de seversin beni kim bilir.
Kal dersen, dağlarca severim seni,
Bir deniz olurum ayaklarında,
Aşk bu özleyiş bu, hiç belli olmaz,
Kalbim duruverir dudaklarında.
Ya da unuturum kim olduğumu,
Hatırlamam belki adımı bile,
Belki de çıldırır, deli olurum,
Sana kavuşmanın heyacanıyla…
Aşk bu, bilinir mi nereye varır,
Ne durdurur özlemini, seveni…
Bakarsın ansızın gelebilirim,
Bu kadar yürekten çağırma beni.
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
Sanayinin çilekeş duayenleri
Sanayimizin ‘görünmeyen’ duayenlerinin geçmişten geleceğe çilekeş köprüler kuran ilginç hikâyeleri. Nostalji ve nasihat dolu bir tutam serencam…
1930’lu, 40’lı yıllar. Eskilerin deyimiyle ‘yokluk’ dönemleri. İkinci Dünya Savaşı’nın dünyayı kasıp kavurduğu, savaş yorgunu bir yüzyılın en karanlık dilimi. Avrupa’da kıyamet provalarının yapıldığı böyle bir zamanda, İstiklal Harbi’nden zaferle çıkan genç cumhuriyet bir yandan yeniden yapılanma süreci yaşarken, diğer yandan kendini yeni savaşlardan korumanın mücadelesini vermektedir. Ülke, İkinci Dünya Savaşı’nın dışında kalmıştır kalmasına; ama bunun bir bedeli de olacaktır elbette. Dış dünyadaki yokluk ve kıtlık, buna karşılık sınırları korumak için yapılan harcamalar, içeride büyük bir yıkım getirmiştir. Aksiyon işte bu dosyada, bahsettiğimiz sancılı dönemi iliklerine kadar yaşadığı hâlde ayakları üzerinde durmayı başarabilen, bununla da yetinmeyip üreterek sanayileşen ve ülkenin bugün 100 milyar doları aşan ihracatının temellerini atan girişimcilerin hikâyesini ele alıyor. Yokluk döneminde girişimci olmanın ne demek olduğunu onlar çok iyi biliyor. Ve onların öykülerinden yeni nesil işadamlarının öğreneceği çok şey var. O dönemin tanıkları bu dosyadakilerden ibaret değil elbette! Burada daha çok, medya gündemine fazla gelmemiş, hayatları kitaplara konu olmamış işadamlarını ele almayı tercih ettik.
Yazının tamamını okuyun (read more) »
Sanma şâhım…herkesi sen….sâdıkane…… yâr olur
Herkesi sen.. dostun mu sandın..belki ol… ağyâr olur
Sadıkâne……..belki ol…..âlemde bir………. serdar olur
Yâr olur… ağyâr olur…… serdar olur……. dildâr olur
Yavuz Sultan Selim
NECATİGİL
Sokaktan eve taşırdı
İncecik kırgın bir aşkı
EDİP CANSEVER
Mendilinde kan sesleri
De bıraktı Edip Abi
TURGUT UYAR
En güzel ona uyardı
Büyük Saat, erken durdu
Kayayı Delen İncir’in
Yurduydu onun da yurdu
CEMAL SÜREYYA
Çiçek dolu şapkasıyla
Hep güvertede oturdu
Ölümünden sonra bile
Cıgarası yandı durdu
CAHİT KÜLEBİ
Mavi bir türkü söyledi
Bergüzâr oldu Külebi
NÂZIM
Yeryüzüne bir kez gelir
Adı Nâzım olan şiir
Akşam olur
Bir başıma kalınca
Bu yerde…
Özlemin
Ateş olur..!
Dokunduğun her yerde
Kıvılcımlar saçar
Özlem ateşin
Yangınlara döner…
İçimde
Yıkılmaz sandığım
Dağlar erir
Ormanlar bir bir yanar.
Eğil başım
Sen..
Öne eğil….
Bunca yıldız varken
Gece neden karanlık olur
Sevdiğim…..
Kaybetmeyince
İnsan
Bilmezmiş
Elindeki nimetin kıymetini.
Ağla yüreğim kendi haline
Sen
Şimdi ağla..
Melih Baki
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?
N.Fazık Kısakürek
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Göz yaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum
Orhan Veli Kanık
Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç…
Sevdiklerin kadar iyisin,
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kâr sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Can Yücel
Ara
Kategoriler
- Administrating (4)
- Arzıweb (7)
- Bilişim (1)
- Genel (16)
- Net (3)
- Seçmeler (9)
- Şiir (13)
- Şile (3)
- Unix/Linux (8)
- WebSphere Applicaiton Server (27)
- Websphere Portal/WCM Server (21)
Yıldızlar
Arşiv
En Kullanılanlar
Bağlantılar
cache can yücel certificate change node cpu disk e2fsck eflatun English file fizy grow an LVM hostname IBM jsp reloading lazy load LDAP authentication problem Linux log logging Lotus Domino memory mount NCSA network nodename non-ASCII character orhan veli performance Portal 6.0 Portal 6.1 Portal search portal startup resize2fs ssl SUSE sözler Unix/Linux WCM WebSphere Applicaiton Server Websphere Content Manager Websphere Portal/WCM Server Websphere Portal Server Şiir şile
WP Cumulus Flash tag cloud by Roy Tanck requires Flash Player 9 or better.